English
GRUP ÜYELERİ

Özge ŞENTÜRK



Müziğe olan ilgim ilk defa ilkokulda müzik öğretmenim tarafından keşfedildi. Ben de şarkı söylemeyi çok seviyordum. Koro çalışmalarına katıldım ve gitar çalmayı öğrendim. Bununla birlikte, mızıka, metalofon, blok flüt gibi başka enstrümanları da deneme fırsatım oldu. Fakat ilgimi en çok çeken, öğretmenimin çaldığı yan flüttü. O zamanlar ailem sadece derslerime odaklanmamı istemişti ve yeni bir enstrüman fikri bile askıya alınmıştı.

 

Sonra, aradan çok zaman geçti. Elektrik Elektronik Mühendisi oldum ve artık hayata hazırdım ve çalışıyordum. Müzik hayatımda hep vardı ama eksikliğini hissettiğim bir şey olduğunu biliyordum. Hayat beni oradan oraya götürürken, yolum Ankara’ya düştü. Hem hayat arkadaşımla tanıştım hem de bana hediye ettiği yan flüt sayesinde yeni hayatımla. Hayatımda en çok olmasını istediğim enstrümanı bana hediye ettiğinde, bir gün iş yerinde yıllardır yan flüt çalan biri olduğunu öğrendim; Yelda Hanım. Koşarak yanına gittim ve hemen eğitimle ilgili neler yapabileceğimi sordum. Çok şanslıydım çünkü hayatıma Aslı Hoca dahil olmuştu. Tam olarak 27 yaşımda ilk flüt derslerine başladım. Bazen öfkelenirim, bazen çok mutlu olurum, bazen de çok üzülürüm ve sonunda elim hep ona gider. Açarım ve bir üflerim… Flüt artık benim en yakın dostum oldu. Sadece bununla da kalmadı, bana en güzel kalplere dokunmanın bir yolu olduğunu da gösterdi.

 

Aslı Hoca’mın sayesinde Lirik Nefesler’de provalara başladık ve ilk konserimize çıktık. Bu kadar heyecanlı, bu kadar duygulu bir konser geçireceğimi hayal bile edemezdim. Bu hayale ortak olan herkese, her şeye, yani; küçükken hayalini kurup bu enstrümanı çok isteyen çocuk halime, hayat arkadaşıma, Yelda Hanım’a ve özellikle Aslı Hoca’ya çok teşekkür ederim. Aslı Hoca’nın da dediği gibi, “Bir yerde flüt çalan birileri varsa kalbinizle dinleyin…”