English
GRUP ÜYELERİ

Hande KÜÇÜKCOŞKUN



2013 Ocak, bilgisayarda müzik dinlerken, o sırada çalan Maiden with the Flaxen Hair ilgimi çekti. Parçadaki üflemeli çalgıdan da etkilenerek bir müzik aleti çalmak istediğime karar verdim. İçimden şöyle düşündüm, “Her gün işe gidiyorum geliyorum. Bazen de arkadaşlarımla buluşuyorum. Peki kendim için ne yapıyorum?” Okul arkadaşım Zeren flüt çalıyordu.  Zeren'i aradım. "Nasıl? Zor mu çalmak?" Dedim. Anlattıklarından baktım gözüm de korkmuyor, ben de onun hocasını arayarak ders almak istediğimi söyledim. Aslı hocayla tanışmam böyle oldu. Tanışma dersinde kulağım sesleri ayırt edebiliyor mu? Ritm duygum var mı? Flütü rahat tutabiliyor muyum derken, derslere başladık. Yaş olmuş 24. Haftanın 6 günü uzun ve kimi zaman belirsiz saatler çalışıyorum. Sürekli yurtdışı seyahatlerine gidiyorum. Üstüne bir de zaten dışarıda bir sürü işim oluyor. Bir de flüte vakit ayıramam, bahanelerini aklıma bile getirmeden yan flüt çalmaya başladım. En nihayetinde amaç virtüöz olmak değil (şimdilik!). Kendimi mutlu edebilecek kadar bir şeyler çalayım yeter derken, ilk süprizi anneme yaptım. Anneler gününde, anneler günü şarkısını çalarak işin keyifli kısmına geçmiştim bile. Parça çalmak bir keyif ama bunu bir grupla yapmak çok daha keyifli. İşte burada da Lirik Nefesler girdi işin içine. Haftanın bir günü toplanıp birlikte flüt çalışan, farklı geçmişlere, zevklere ve flüt seviyesine sahip bir grup. En yenileri benim. Benden sonraki 1 yıldır çalıyormuş meğer. Bu 2-3-4… yıl olarak gidiyor. Ama yeter ki ses çıkartın. Hatta yarım çıksabile olur :) Onlar sizi sabırla, ilgiyle dinliyor. Birlikte izliyorsunuz birbirinizin gelişimini. Olur da çalarken heyecanlanırsanız gelip sarılıyorlar ki vücudunuz gevşesin. Yan flüt grubu değil, sevgi yumağı! Lirik Nefesleri, asıl konsere gittiği zaman görmek gerek. İşte o zaman anlıyorsunuz aradaki sinerjiyi. Çünkü konser verdiğiniz otistik çocuklardan biri siz flüt çalarken etkilenip, eline metal bıçağı alıp flüt çalarmış gibi yapınca, bir diğeri yanınıza gelip flütünüze dokununca, bir başkası babasıyla dans edince hobi diye başladığım işe olan bakışımı değiştirerek, flütümle aslında başkalarına verebilecek ne kadar çok şeyim olduğunu gösterdi.